26 Ağustos 2009 Çarşamba

blogumun yeni imajı

son günlerde herkes de bir tema değişikliğidir gidiyor. baktım olucak gibi değil yeniliğe açık biri olarak bende olaya dahil olıyım dedim. henüz detaylı olarak girişmedim işe ama az çok şekilde görüldüğü gibi olucak. şimdi soruyorum bunun üzerinde mi yoğunlaşıyım yoksa derhal eski temaya mı döniyim?

25 Ağustos 2009 Salı

bugün tüm huysuzluğum üzerimde

*insanın hem burcu hem de yükseleni yengeç olunca, fazlasıyla değişken olabiliyor. ne de olsa ayın yönettiği tek burç.

*ara sıra bazı bazı genellikle sık sık kafama taktığım şeyler yüzünden yatakta dönüp duruyorum.

*başım ağrıyor.

*ramazanın 5 günü ve ben hala sersem gibiyim.

*çantalarımın birinde para unutmuşum:) accessorize dan eldiven+atkı(lar) alıcam.

*bir ara akşam kuaföre gidicem, karamelin üstüne altın sarısı gölge attırmak için. belkide vazcayarım.

*sabaha karşı alarm beni mfö nün ''bu ne biçim hikaye böyle'' şarkısı ile kaldırdığından fena halde dilime dolanmış durumda.

21 Ağustos 2009 Cuma

yüzük parmak



baş parmak anne babamızı
işaret parmak kardeşlerimizi
orta parmak kendimizi
yüzük parmak eşimizi
serçe parmak çocuklarımızı temsil eder.

eşimizi temsil etmesi için neden yüzük parmak seçilmiş? bunun için bir test yapalım.

ellerimizi fotoğrafta ki gibi birleştirelim.ellerimiz bu pozisyondayken parmaklarımızı sırasıyla birbirinden ayıralım.

*baş parmaklarımızı birbirinden ayıralım ve sonra eski haline getirelim.
*işaret parmaklarımızı birbirinden ayıralım.
*orta parmak bizi temsil ettiği için serçe parmağa geçelim.
*son olarak yüzük parmağımızı birbirinden ayıralım?

anne babamız, kardeşlerimiz ve çocuklarımızla hayatımızın belli bir bölümünde ayrılırız. eşimizle iyi günde kötü günde dediğimiz için hayatımızın sonuna kadar beraber kalırız.

19 Ağustos 2009 Çarşamba

ilk ödül


efendim sevgili sihirlisepet bana ödül vermiş. ben bu sene ki blog yarışmasını bir kaç günle kaçırdığım için baya bir üzülmüştüm. dolayısıyla bu ödül benim için süpriz oldu:) teşekkür ederim.

şimdi sıra 7 tane blogu ödüllendirmekte. kural böyleymiş. bir de haber vericez.

hesionka
gunesligunler
allegra-nde
kelebenk
pretty
hop-çiki-yaya
hupce

şimdi de gelelim cevaplamamız gereken soruya. bu da bir diğer kural.

kendimizle ilgili 7 ilginç şey

*ne zaman bir pantolon paçası yaptırsam, biri diğerinden uzun olur.
*kimseyle karşılaşmak istemediğim bir gün, en olmadık kişiyle karşılaşırım.
*aklıma gelen başıma gelir.
*kahvaltı yaparken reçeli hep kahvaltının sonunda yerim.
*sabahları uyandığımda sese tahammül edemem.
*bir şeyi çok istersem olmaz.
*taze fasulyenin kılçıkları tek tek kesilmezse yiyemem. eti sadece ızgara yerim.

hadi bakalım kolay gelsin...

17 Ağustos 2009 Pazartesi

ortaya karışık

*kendime D&R dan MOLESKINE aldım. bu ufak not defterlerini çantamda taşımak hoşuma gidiyor. not almayı seviyorum.

*arkadaşlarımdan E. tatilde :( denizin ve güneşin tadını çıkarıyor...dediğine göre yatıp kitap okuycakmış:P hiçç sanmıyorum.

*cuma akşamı federasyondan arkadaşlarla cafeye gitmiştik. bulunduğumuz yer yüksek olduğundan baya rüzgarlıydı ve baya üşüdük. (beylerden biri her ne kadar delikanlı adam üşümez desede üşüdükleri her hallerinden belliydi) yanıma şal almadığım için baya bi pişman oldum. şifayı kapmışım.

*geçenlerde tv de bir yarışma programının fragmanını gördüm. hafızam beni yanıltmıyorsa ''benim kocam bir melek'' di sanırım. neyse fragmanı izlerken baya bi güldüm. adamlar evde temizlikten yemeğe her işi yapıyorlar. daha doğrusu yapmaya çalışıyorlar. bir taraftan da söyleniyorlar:D bir ara biri yatağa çarşaf geçirmeye çalışırken yatağı fırlatıp attı:D en güzeli de içlerinden birinin kadın olmak zor iş demesiydi. ah be abicim geç anladın ama olsun...

not:bu aralar başlıklarda sıkıntı yaşıyorum.

16 Ağustos 2009 Pazar

harika bir haftasonu

tatilden geldiğimden beri S. ile görüşememiştik. konuşacak o kadar çok şey birikmişti ki nihayet bugün bir araya gelebildik. niyetim bugün için sabah buluşup güne kahvaltıyla başlamaktı ama S. nin işi dolayısıyla sabah buluşamadık. buna rağmen günüm çok güzel ve dolu dolu geçti. önce bir cafede oturup bol bol sohbet edip hasret giderdik. sonra da başbaşa akşam yemeği yedik. ahh bir de avrupa yakasından tuzla ya geçmek olmasa her şey daha güzel olucak...

13 Ağustos 2009 Perşembe

sora sora bitmiyor hiçbir cevap yetmiyor

*birinin yalan söylediğini anladığım anda, içimde ona karşı olan tüm sıcaklık yerini buz kütlelerine bırakıyor.

*birkaç gündür canım sıkkın. hani küfür edebilsem edicem o derece. canımı sıkanın canı çıksın.

*bir arkadaşım tatile çıkıyor. tatilden yeni gelmiş olmama rağmen gidesim var. bayram gelse de bir yerlere gitsem.

*ismi lazım değil vefasız hayırsız olan biri var. serdar ın şarkısı geldi aklıma, ismi lazım değil o bir vefasız çıktı… valla hiç dökülemez gözyaşımdan. ağlamış olsam, ağlamaktan çok vefasız olan birine ilgi duyduğum için kendi halime olurdu. neden ağlatasın beni sen yaa. çok sıkı konuştum hee.

*sanırım bir erkek bir kadına senden hoşlanıyorum dediğinde;
yani öyle duygusal bir şey yok tamamen fiziksel
bir kere verirsen sevebilirim de demek istiyor

*ihtiyaçları para, iş ve zevke dayanan erkekler neden kadınları isterken kaçamak için ayrı, ilişki için ayrı, evlilik için ayrı istiyorlar?

12 Ağustos 2009 Çarşamba

stuven de yemekteyiz

dün akşam t.d.f. den E. ve Y. bendeydiler. E. ile yeni tanıştık ve kendisini tanımaktan memnuniyet duydum. bir araya gelişimizin sebebi bir süredir ilgilenemediğimiz bir forum içindi. (duy da inanma)

Y. nin, önden içecek olarak ne ikram ediyim soruma karşılık -bizi içecekle mi kandıracaksın? hiç bir şey hazırlamadın mı? bırak içeceği, karnımmm açç benimm deyişini unutmak olmaz :D

kısacası hoş sohbet eşliğinde güzel bir akşam geçirdik. yedik içtik.


not:takipcim Ç.(artist) bir daha ki sefere seni de aramızda görmek isteriz:) ramazan da iftar yemeği düzenlemek istiyoruz. imza ''olgun ve muzur insan, ikisi bi arada nasıl oluyosa'' :P muzurluğuma bir örnek versene :D

7 Ağustos 2009 Cuma

evde tek başına

başlıktan da anlaşılacağı üzere bu akşam evde yalnızdım. bir güzel uzatır ayaklarımı uslu uslu film izlerim dedim ama izlerken baktım ki kendi kendime gülüp, hüzünleniyorum... paylaşıp, tartışacak kimse yok. bir ara mesaj yazarken buldum kendimi. bi an tereddüt ettim yollayıp yollamamakta ama yolladım. gerçi cevap vermedi. bu saatten sonra verdiyse de bilmiyorum. çünkü kapadım telefonu.
çok yalnızım be blog :P
neyse gidip yapıcak bir şeyler bulayım...

6 Ağustos 2009 Perşembe

ben geldimmm


tatil bitti ama üzülmüyorum. çünkü bayramda kısa bir tatil daha yaparak bu sene sezonu çift tatille kapatmayı düşünüyorum. efendim cumartesi günü geldim ege den. geldiğimden beri bir türlü yazamadım. ancak yerleştim de :)
tatil çok güzeldi. bol bol resim çektim, yöresel yemeklerin tadına baktım, alış-veriş yaptım, yüzdüm, güneşlendim vee tüm bunları yaparken üşüdüm. ve ben bundan hiçç şikayetçi değilim. bulunduğum yer, ida dağı ve edremit körfezi nin tam ortasında bulunduğu için baya bi rüzgarlı. nem oranının 0 olduğu, zeytin ağaçlarıyla kaplı bir yer. istanbul a geldiğimden beri yanıyorum yaw...


*bugün çok yoruldum. bütün günüm babet ayakkabı aramakla geçti. her yere arabayla gittiğim için babetler çok rahat ve kullanışlı oluyor. ilk durağım capacıty di, ama maalesef hüsranla sonuçlandı. sonra ki durak istinyepark, ama içime sinen tek bir babet bile bulamadım. son durağım ise galleria dı, tam umudu kesmiştim ki pierre cardin de çok şık bir bir babet buldum. vee yorulduğuma değdi.