5 Aralık 2009 Cumartesi

ilişki üzerine

j. krishnamurti'nın konuşmaları, söyleşileri, gazete yazıları ve mektuplarından oluşan ''ilişki üzerine'' isimli kitabı bitirdim. bu kitabı daha önce okumuş olsaydım bana bir şeyler katacağı açıktı ama şu an sahip olduğum bilgi ve birikimle bana benim bilmediğim bir şeyi anlatmadı...
kitaptan alıntılara yer vererek kitabı tavsiye etmiyorum.

''ilişkideki karmaşık sorun bağımlılık, sürtüşme, çatışma olmadan nasıl sevileceğidir.

yaşam ilişkisiz olamaz, ama biz onu kişisel ve sahiplenici sevgiye dayandırarak son derece acı verici bir hale dönüştürmüşüz.

ilişkimiz sahiplenici ilişkiye dayandığından, bu sevginin doğuşunun, nedenlerinin, hareketlerinin farkında olmalıyız.

ilişkideki uyum, bir başkasında ya da çevrede değil, insanın kendi içinde bulunabilir.

bir başkasının nasıl hareket ettiğinin değil, her birimizin nasıl hareket ettiği ve tepki verdiğinin birincil önem taşıdığını fark edebilirsek, o tepki ve hareket de kökten, derinden anlaşılabilse, o zaman ilişkide derin ve köklü bir değişim yaşanacaktır.

başkasıyla olan ilişkide yalnızca fiziksel sorun değil, her düzeyde düşünce ve duygu sorunları da yaşanır; insan ancak kendi içinde uyumlu olduğunda bir başkasıyla uyumlu olabilir.

bazıları farkına varacak zamanları olmadığını, çok meşgul olduklarını söyleyebilirler ama bu zamanla değil, ilgilenmeyle ilgilidir.

çoğumuz genelde sabırsızızdır. sorumuza hemen yanıt verilmesini, ondan hemen kaçmayı ya da hemen üzerine gitmeyi isteriz, dolayısıyla üzerine gitmek için sabırsız davranırız. bu sabırsızlık, insanın sorunun derinlerinde yatanı anlamasını önler. tersine zamandan bağımsız olarak sabırlı olursam, sorunu sonuçlandırmak istemiyorum, sorunu gözlüyor, izliyor, gelişmesine, büyümesine izin veriyorum demektir. öyleyse sabrederek yanıtın derinliklerine inmeye başlıyorum.

önemli olan insanın bir başkasıyla ilişkisinde kendini anlamasıdır.

çoğumuz ilişkide kendimizi açığa vurmak istemeyiz. tam tersine ilişkiyi kendi yetersizliklerimizi, kendi sorunlarımızı, kendi belirsizliklerimizi kapatma aracı olarak kullanırız.

siz kendinizi tanımadan, tam olarak ne olduğunuzu bilmeden, bir başkasıyla doğru ilişki kuramazsınız.

ilişkiyi anlamadan gerçek arayışına girme kaçış arayışına girmek demektir.

doğru düşünceyi kitaptan, öğretmenden öğrenebilir ya da buna ilişkin bilgi toplayabilirsiniz, ama bir yol ya da kalıp izleyerek doğru düşünmeye ulaşamazsınız.''